27 Mart 2016 Pazar

Paraşütünüz Ne Renk?

Paraşütünüz Ne Renk, Richard N. Bolles'ın kariyer arayışında olanlar için yazdığı ismi gibi renkli kitabı. Kitabı renkli kılan ise içinde yer alan farklı araştırma ve uygulamalar. 


Kitabı alırken konusu bir kaç açıdan ilgimi çekmişti; öncelikle iş dünyasındaki herkes gibi benim de farklı kariyer fırsatları için neler yapılabileceği bilgisine her an ihtiyacım olabilirdi, ömrümüzün büyük çoğunluğunu geçirdiğimiz işimiz ile mutlu değilsek bunun nasıl bir azaba dönüşebileceğinin bilincindeydim, kendini tanıyıp kariyerini ona göre şekillendirmek gerektiğini düşünüyordum, üstelik mesleğim itibariyle kendimi sık sık yeni mezun ya da iş arayışında olan kişilere yardımcı olmaya çalışırken buluyordum, farklı kariyer yollarını ve uygun mesleği kişinin nasıl seçebileceğini öğrenmek kariyer gelişimi, eğitim, performans gibi konularda bana yardımcı olacaktı gibi gibi...

Paraşütünüz Ne Renk'i okuyup içindeki uygulamaları yaparken aslında bilinçli olarak belirli bir kariyere yönelmenin ne büyük emek istediğini farkettim. Önce kendini tanıyacaksın. Becerilerini, ilgi alanlarını, nasıl bir iş çevresine, nasıl çalışma koşullarına, hatta hangi gelir düzeyine, hangi lokasyonda sahip olmak istediğini bileceksin. Bunları biliyorum diyebilmek için de uygulamalar yapacak, araştıracak, soracak, gerekirse kitaptaki deyimiyle "iş avına" çıkacaksın.

Bolles'un kitabını konuyu pek çok farklı boyutuyla ele alışı ve uygulamalarla dolu olması yönüyle sevdim. Hayal kırıklığına uğradığım nokta ise kitabın her yıl yazar tarafından güncellenerek yeniden basıma alınmasına rağmen, benim ulaşabildiğim Türkçe versiyonunun 2005 basım olmasından kaynaklanıyordu. Sarı sayfaların önemini ya da iş aramada internetin hiç de işe yaramadığını okumak günümüz için hiç anlamlı değildi.

Umarım güncel baskılarını da ülkemizde yayınlarlar (ya da belki siz orjinal dilde yeni basımını okuyabilirsiniz), biz de çok boyutlu araştırmalar, uygulamalar içeren bir kitabı keyifle okuyabiliriz.

Yazımı kitapta yer alan şekliyle, benim de çok katıldığım bir önermeyle bitirmek istiyorum:

İyi yaptığınız bir yetenekse, genellikle onu seversiniz.

Sevdiğiniz bir yetenekse, genellikle iyi yaptığınız içindir.


4 Mart 2016 Cuma

CV Fotoğraflarında Selfie Devri Başladı

İK departmanları, özellikle yaratıcılık, üretkenlik ve güçlü iletişim yeteneği gerektiren sektörlerde artık klasik yöntemlerle hazırlanmış CV’ler yerine özgün ve fark yaratan örneklere odaklanıyor. 

Eskiden takım elbiseler, özenle seçilmiş iş kıyafetleri ile dik durup başımızı hafif yana eğerek çektirdiğimiz vesikalık fotoğrafların yerini şimdilerde Selfie’ler almaya başladı. 

Dozunu Kaçırmadan

İşveren Selfie CV’lere yeşil ışık yaktı, ancak CV’niz için kullanacağınız Selfie’nin de ufak tefek kuralları olmalı değil mi? 

•    CV’niz için Selfie’nizi çekerken kolunuzun fotoğrafın dışında kalmasına dikkat edin. Selfie çubuğunu aklınızdan bile geçirmeyin. 
•    Ortamdaki ışığı doğru ayarlayın, gün ışığının doğallığından yararlanın.
•    Tamam, fotoğraf stüdyolarındaki perdelere ve standart arka fonlara veda ettik, ama bu doğal olacağım derken arkanızdaki dağınık yatağı fotoğrafa dahil edebilirsiniz anlamına gelmiyor. Sade ve düzenli bir arka plan yaratın. Örneğin ofisinizi ya da çalışma masanızı kullanın.
•    En önemlisi, gülümseyin!

CV Selfie’nizde bu detaylara dikkat edin, gelecekteki patronunuza her şeyden önce güven verin. Aksi takdirde Selfie’nin çalışma hayatınızın önemli bir parçası olma tehlikesi de var:

Daha ayrıntılı bilgi almak için tıklayınız. 

 

Bir boomads advertorial içeriğidir.