Birkaç gündür hava
durumu gündemimizin ilk sırasına yerleşti. Haberlerimizi, sosyal ağlardaki
paylaşımları, gündelik sohbetlerimizi değiştirdi. Marx kültürü tanımlarken
"doğanın yarattıklarına karşı insanoğlunun yarattığı her şey" der. Hava durumu
kültürümüzü de sorgulattı. Hayvanları düşünüp su bırakan da vardı, tadını
çıkarıp kar topu oynayan da, doğayla mücadelemizin sonucu mudur bilinmez
küresel ısınmadan dem vuran da. Çalışma hayatımızı da etkiledi kar, hem
zorluklarıyla, trafiğiyle, yorgunluğuyla; hem de moral motivasyonuyla.
Araçlarıyla yolda
kalanlar, servis süresi uzayanlar, yollar boşalmış kimse çıkmamış diyenler, otobüs
bekleyenler, yürürken üşüyenler, tatil umanlar, işten erken çıkanlar, işten geç
çıkanlar, esnek saatlere uyum sağlayanlar, evden çalışanlar, geç kalanlar...
büyük şehirlerde yol durumunun ve ulaşımın çalışanı nasıl etkilediğini bir kez
daha gösterdi. Çalışırken de karın etkisi geçmedi, Kimisi sessiz sedasız serin
havada sıcak çayıyla daha bir konsantre oldu işine, kimisi eve dönüş
yolculuğunu düşünerek kaygılandı, kendisini veremedi iyice.
Dışarıda çalışanlar
kuşkusuz en çok etkilenenler oldu, karda kazandılar ekmek paralarını.
Çok da tadını
çıkaramadık sanki, hani şöyle çocukluğumuzdaki gibi. Takım çalışması diyip
adına biraz kar topu oynasak hoş olmaz mıydı ki?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder