24 Ekim 2011 Pazartesi

Halkla ilişkiler mi Personel Yönetimi mi İnsan Kaynakları mı?

 -Ne okuyorsun/nerde çalışıyorsun kızım?
- İnsan Kaynakları teyzeciğim.
- Bizim de bir komşu var, o da senin gibi halkla ilişkilerde. Müdür olmuş hatta.
- Benimki İnsan Kaynakları ama..
- Ne farkı var yavrum? Ha Halkla İlişkiler, Ha İnsan Kaynakları işte.
- Benimki hani Çocuklar Duymasın’ın Meltem’i var ya onun gibi. Hani Haluk diyor ya, “Personel Müdürü”
.......
İK alanında çalışan/okuyan pek çok kişi benzer diyaloglar yaşamıştır eminim. Üstelik insan kaynaklarının halkla ilişkilerle karıştırılmasını önlemeye çalışırken personel yönetimiyle karıştırılmasına razı olur hale büründüğümü farkettim birden. Her ne kadar İkcılar tıpkı Meltem gibi İnsan Kaynaklarının Personel Yönetimi ile bir tutulmasına kızsa da, Halkla İlişkiler ile karıştırılması daha ürkütücü gözükmüştü gözüme. Ne de olsa insan kaynaklarının gelişiminin bir parçası sayılabilirdi “Personel Yönetimi”. Oysa Halkla İlişkiler hernekadar çalışanla olan iletişimi de kapsasa da nispeten uzak bir alandı. Bu yüzden ilk yazımda bu kavramları ele almak istedim.
Halkla ilişkiler; işletme ile hedef kitle arasında karşılıklı iletişimi, anlayışı, oluşturmaya ve sürdürmeye yardımcı olan faaliyetleri içerir. Bir halkla ilişkiler uzmanının iş tanımı genellikle kurumiçi iletişimin sağlanmasının yanısıra; marka bilinirliğini artıracak faaliyetleri gerçekleştirmeyi, görsel ve yazılı basın ile ilişkileri yürütmeyi, basın bültenlerinin hazırlanmasını, reklam ve sponsorluk çalışmalarının organizasyonunu, fuar, kongre gibi organizasyonlara, sosyal sorumluluk projelerine katılımı sağlamayı vb. içermektedir.
İnsan kaynakları ise, insanı organizasyonun en önemli değeri olarak gören, organizasyonun verimliliğini artırmayı ve çalışanlarının ihtiyaçlarını gidermeyi hedefleyen; bunu da işe alım, ücretlendirme, eğitim, performans, kariyer yönetimi gibi süreçlerle gerçekleştirmeye çalışan bir bilim ve uygulama alanı. 1980 öncesinde ise akademik ve uygulama alanında “Personel Yönetimi” ismine sıkça rastlamaktayız. Uygulamada Personel Yönetiminin sadece ismen İnsan Kaynaklarına dönüştürüldüğüne de rastlansa da, aslında temelde Personel Yönetimi ile İnsan Kaynakları Yönetimi arasında iki temel fark vardır: Birincisi Personel Yönetimi insanı bir maliyet olarak görürken insan kaynakları yönetimi insan kaynağını bir yatırım olarak değerlendirir. İkincisi ise insan kaynaklarının yönetimin bir alt fonksiyonu olarak değil diğer fonksiyonlarla bütünleşik ve stratejik bir yapı olarak önem kazanmasıdır ki burdan da Stratejik İnsan Kaynakları kavramı doğmaktadır. Ancak henüz halkla ilişkiler, personel yönetimi ve insan kaynakları kavramları oturmamışken Stratejik İnsan Kaynakları bakış açısına erişmeyi beklemeyeceğim.
Bu yazıdan söz konusu kavramlardan ve farklılıklardan haberdar olmayanları kınadığım gibi bir sonuç çıkmasın. Ancak insan kaynaklarının gelişiminden umutlu olabilmek için insan kaynaklarına gönül veren herkesin başta insan kaynaklarının ne olup olmadığını anlaması ve sabırla anlatması, bu konuda farkındalık yaratması gerekiyor. Bir şeyi geliştirmek istiyorsak önce temelini atmamız ve bunun içinde üzerimize düşeni yapmamız şart.

Konuyla ilgili detaylı bilgi için ne okuyalım?

Halkla İlişkilerin ElKitabı, Alison Theaker
İnsan Kaynakları Yönetimi, İstanbul Üniversitesi Komisyon, Beta Yayınları.

Ahmet Selamoğlu, İnsan Kaynakları Yönetiminin Gelişimi, Metin Kutal'a Armağan" Mani Ofset, ISBN (Yayın)(1998)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder