7 Ocak 2012 Cumartesi

HERKESİN İŞİ EN ZOR

Kiminle mesleği hakkında sohbet etsem, farklı gerekçelerle aynı şeyi söylediklerine tanık oluyorum şu aralar. Çoğu işinden şikayetçi olduğu yanları sıralayarak “en zor iş benim ki” tavrında. Üstelik haklılık payları da yok değil. Hal böyle olunca, hepsine Nasrettin Hoca misali: “Sen de haklısın” derken buluyorum kendimi.

Özellikle bayan arkadaşlarımın çoğu “bayan için en güzel meslek öğretmenlik” derken, öğretmen bir arkadaşım maaşlarının düşüklüğünden şikayetçi. Bir başka arkadaşım aldığı eğitimin ve sahip olduğu donanımın çok fazla olmasına rağmen kendini geliştirme imkanın olmadığından, işinin rutin ve sıkıcı olduğundan yakınıyor. Özel sektörde çalışan bir diğeri her an işten atılma korkusu yaşadıklarını, iş güvencesinin olmadığını söylüyor. Cumartesi ve tatil günlerinde çalışan arkadaşlarımın yakınmaları ise daha farklı. Bu satırları yazarken annemin “En zor meslek evhanımlığı” diyen sesini de duyar gibiyim.
Benimse tek bildiğim her işin zor yanlarının olduğu. Ülkemizin bugünkü çalışma koşulları da bu zorluğu artırıyor. Klasik olacak ama, en önemlisi bence “işini sevmek”. Sonrasında çalışma ortamının huzurlu olması geliyor benim için. Ardından sağladığı ücret ve ek yardımlar, gelişme olanakları gibi ihtiyaçların karşılanması geliyor. Bu zor ortamda çalışan memnuniyetinin sağlanması ise genel yönetim ve diğer birimlerin desteğiyle yine İnsan Kaynaklarına düşüyor.

Not: Benim de önceki yazılarımda yer verdiğim meslek araştırmalarıyla tanınan Career.Cast sitesi 2012’de en stresli ve en az stresli meslekleri sıralamış. Meraklısına duyurulur...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder